Müzik Dünyasından Kırmızı Protesto

kırmızı

Dünyada ve ülkemizde etkilerini her alanda hissettiğimiz Covid-19 pandemisinin olumsuz anlamda en çok etkilediği alanlardan biri kuşkusuz müzik sektörü oldu. Sadece “eğlence” adı altında değerlendirilen pek çok konser, etkinlik, canlı performans iptal edildi ya da belirsiz tarihlere ertelendi. Bu alanda emek veren binlerce insan aylardır yarını görülmeyen maddi ve manevi bir dar boğazın içine sürüklendi. Son olarak içişleri bakanlığı tarafından yayınlanan genelge ile gece 12’den sonra kafe, bar, restoranlarda her türlü müzik yayınının durdurulması kararı sosyal medyada tepkiye sebep oldu. Bu duruma daha fazla sessiz kalmak istemeyen müzisyenlerin başlattığı bir hareketle müzikseverler farkındalık yaratmayı, yaşanılan sorunları gündeme getirmeyi amaçlıyor. Harekete destek veren müzisyen, sanatçı, yazar, dinleyici pek çok kişi sosyal medya platformlarında kırmızı renk paylaşımlar yapıyor. Paylaşımların içeriği şu şekilde:

Önümüzdeki 7 gün boyunca profilim kırmızı renkle aydınlatılmış olacak. Etkinlik/eğlence sektöründe kendilerine ait olmayan hatalar ve mevcut süreç nedeniyle işsiz kalan insanlarla dayanışma/ birlik içinde olacağım. Bir çoğumuz hayatının büyük bir kısmını “sevdiğimiz işi yaparak yaşama” noktasına ulaşmak için harcadı. Yani şu “sadece bir iş bul” lafı gerçekten geçerli değil.

İşlerimizi sıfırdan inşa ederken yıllarımızı harcadık. Zaman, para, daha fazla zaman, daha fazla para ve sürekli yıpranma bizi buraya getirdi. Başarısız olursak bunun nedeni “BİZ” yani kendimiz başarısızlığa neden olduğumuz için olmalı. Herhangi bir yardım olmadan kapatılmaya zorlandığımız için değil. Bu bizim tutkumuz. Bu bizim rüyamız. Sevdiğin işi yaparak yaşamanın rüyası. Biz bunu becerdik ve gülümsemeye en çok ihtiyaç duyanlar için gülümsemeler yaratmaya devam edeceğiz… Hepimiz!

Kenan Doğulu, Can Bonomo, Ceylan Ertem, Emrah Karaca, Jehan Barbur, Suzan Kardeş gibi pek çok sanatçı sosyal medya hesaplarından bu konuda paylaşımlarda bulundu. Emircan İğrek; “Etkinlik sektöründe çalışan, mevcut süreçten dolayı aylardır işsiz olan, ekonomik olarak bu süreçte zorluk yaşamış bütün çalışanların var olma mücadelesinin yanındayım” açıklamasıyla kırmızı protestoya destek olurken genç müzisyenlerden Tuğkan da “Coğrafya maalesef kaderdir” notuyla kırmızı rengi paylaştı. Sanatçıların yanı sıra müzik performanslarının sergilendiği mekanlar, sektör içinde yer alan markalar ve konuya duyarlı tüm müzikseverler bu harekete #müziksusturulamaz başlığı ile yaptıkları paylaşımlarla destek oldu.

Müzik dünyasının saygın yazarları, sevilen isimleri de paylaşımlarıyla bu hareketin içinde yer aldı.

Hayko Cepkin “içimden geçenler” diyerek harekete destek olmakla birlikte sektörün yıllardır benzer sorunları yaşadığına dikkat çekti ve bu krizin çözümü hakkındaki kaygılarını dile getirdi.

Usta sanatçı Burhan Şeşen de Birgün gazetesindeki köşesinde konuya ilişkin görüşlerini açıkladı.

Müzisyenler havayla, suyla beslenen göl kenarlarında toplu halde yaşayan, erkekleri avlanan, kadınları çocuk bakan canlılar değillerdir. Müzisyenler gecesi gündüzü olmayan, hafta sonu tatili nedir bilmeyen, doğuştan gelen yeteneği bir enstrümana hakim olabilmek için yıllarca çalışarak sanata dönüştüren ve de karşılığında aldıkları 3 kuruş parayla geçinmeye çalışan sanat emekçileridir. Müzisyenler çoluk çocuk sahibi olan, onların eğitimlerini önemseyen kira ödeyen, doğalgaz, su ve elektrik faturalarını yatıran, hiçbir sosyal güvenceleri olmayan ve emeklilikleri hayal olan anne ve babalardır.

Birgun.net

Müzisyenlerin ve sektörde çalışanların insani ihtiyaç ve hayatlarının gözardı edildiğine dikkat çeken Burhan Şeşen pandemi döneminde hayatın diğer pek çok alanında uygulanmayan sıkı tedbir ve kuralların söz konusu müzik ve sanat olduğunda oldukça sert uygulamalarla kısıtlanmasına tepki göstererek konuya acil bir çözüm getirilmesi çağrısında bulundu.

Geçtiğimiz haziran ayında müzisyenler içinde bulundukları zorlu şartlara dikkati çekmek için 24 Haziran’da Adapazarı Çark Caddesi’nde enstrümanlarıyla birlikte 1 dakika boyunca sessizce durarak “müziğin sessizliği” adıyla bir eylem gerçekleştirmişti. Müzisyen Doğan Yılmaz sosyal medyada yaptığı bir paylaşımla 26 Haziran günü de Kadıköy Caferağa Spor Kompleksi yanında ikinci 1 dakikalık sessizlik duruşu yapılmıştı.

Müzik hayatımızın ayrılmaz bir parçası. Hatta Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “müzik yaşamın bir parçası değil, kendisidir” Neşemize, sevincimize olduğu kadar hüznümüze, kederimize ortak olan melodileri, onlara ses veren müzisyenlerin ve tüm emekçilerin hak ettiği değeri ve maddi karşılığı görmesi adına bu kırmızı protesto yaşanılan krize hiç değilse bir farkındalık sağlamayı amaçlıyor. Müziğin hiç susmadığı, bilgi ve değer üreten, hayal ettiği işi yapabilmek için onlarca zorluğu aşmış ve kendi başarılarını elde etmiş tüm insanların yarın kaygısı olmadan hayata güzellikler katmaya devam edeceği sağlık dolu günler dileğiyle…

Exit mobile version