Aslında Herkes Haklı

”bilinir
Adem’den beridir
insanlar hep tutamayacakları sözler verir“

(Linç Çağın’nda, Şirintepe Park’ında, heybende meleğin emanetleri, çölleri ve karlı ovaları aşacak, yangınlara tanık olacaksın, soyut atların gölgesinde soluklanıp, şirk sınırlarını zorlarken…

Bu yolculukta en çok kendine tanık olacaksın; ayrılık öfke ve keder yoldaşın olacak, müzevirler dünyanı karartacak. Ali Lidar şiirleriyle seni, sana anlatacak.

Dünyanın yükü kendisinden ağırsa, tek çare terazinin kefesine bir tutam adalet koymaktır.

Aslında Herkes Haklı, anılardan bir kırkyama…)

aslında herkes haklı ile ilgili görsel sonucu

Kitap arka kapağında böyle sunuluyor bizlere.. 2018 yılının şubat ayında çıkmıştır. Çok satanlara girmeyi hak etmiş ve başarmıştır. Ali Lidar’ın kitabı olup, her zamanki üslubuyla karşılıyor bizleri. Aşkın, yaşanılanların, dünyanın ve soyut atların hissiyatı.. Kendinizi Şirintepe Parkında hissetmeniz ve iki kelam etmeniz ümidiyle..

(Duruma Uygun Bir Ayet)

1.
Bir kişi ve bir kişi daha
yan yana yürüyorlar Doktorlar Caddesi’nde
lakin artık iki kişi değiller
birinin aşkı çoktan teslim etmiş ruhunu
diğeri şimdilik bunun farkında değil

2.
İki neo-ittihatçı barlar sokağında
omuzlarında sanki alınmış yanlış bir kararın
Goben ve Breslav’ın vebali
önlerinde çelik atlar
hat boyunca
çift sıra
hayal kırıklığı
aslında çoktan ayrılmış da yollar
hiçbiri ilk taşı atacak kadar
günahsız değil

3.
Kırlar hep kışın hatırlanırlar, yokluklarında
sevgili en çok ayrılındığında sevgilidir
bilinir
ağacı kesen baltanın
sapı da ağaçtır
bilinir
Adem’den beridir
insanlar hep tutamayacakları sözler verir
bilinir
bitti denilince bitmez ve
git denilince gidilmez
bilinir
kalbe yük olan
gayrı resmi tarihe iyi gelir

4.
Ayakta olmanın ne demek olduğunu
düşmeden anlayamaz insan derdi dedem
yalan!
dedem hiç konuşmazdı benimle dünya işlerinden
yedi yaşıma kadar sadece
dua etti ve namaz kıldı
yedi yaşımda öldü!
çok güzeldi ve çok sakallıydı
keşke büyüseydi de bana
ayakta kalmanın ne demek olduğunu
düşmeden anlayamaz insan deseydi
deseydi de ben
ben şimdi buracıkta bunları uydurmasaydım
keşke
ayakta olmanın ne demek olduğunu
düşmeden anlayamaz insan diye bir dua olsaydı
olsaydı da dedem ölmeden evvel
kulağıma mırıldansaydı
mırıldansaydı ve ben de ona deseydim
güzel dedem
düşmedim ama
ayakta da değilim!
var mı bu duruma uygun
bir ayet?

5.
İki mutluluk kaçıran
Tepebaşı’nda
Yayla Caddesi’nden Şirintepe Parkı’na doğru yürüyor
aslında çoktan sona ermiş de seyahat
birinin derdi vicdan
diğerininki şarap

Sen affet ya rab!