Atatürk’e Aşk Mektubu

Türkiye’nin en büyük reformcusu Mustafa Kemal Atatürk, 1899 yılında, Manastır Askeri İdadisinde liseyi bitirmiştir. Bugün o lise, Manastır Müzesi olarak kullanılmaktadır. Mustafa Kemal Atatürk’ün anıt odası, onun hayatının birkaç bölümünü kapsamaktadır. Çalışmalarını ve özel hayatını gösteren belgeler ve fakslar, savaş muharebesi haritaları, kütüphanesi Anıt odasında bulunmaktadır. Ayrıca bu bölgede aşk destanlarının bir parçası olan bir mektup da varlık göstermektedir.

Eleni Karinte’nin Atatürk’e yazdığı mektup, buraya ziyarete gelenlere verilmektedir. Aralarındaki aşkın gerçekleşmemiş olmasından dolayı Balkanlar’ın Romeo ile Juliet’i olarak adlandırılıyorlar. Yolunuz bir gün buraya düşerse mutlaka aşıkların devamlı göz göze geldiği Karinte’nin balkonu altında fotoğraf çektirin. Tarihin en önemli şahsiyetlerden birine adanmış odaya girin. “Yurtta barış, dünyada barış” diyen ve gençliğinin büyük bir kısmını Makedonya’da geçiren, Mustafa Kemal’in hayatını keşfedin.

İşte Atamıza aşık olan Eleni’nin satırları:

‘’Çok seneler geçti, ben halen her gün senden haber bekliyorum. Herhangi bir zamanda mektubumu alırsan, beni hatırla. Kağıttaki gözyaşlarımı görebileceksin. Yıllar ve olaylar geçiyor, seninle ilgili çok şeyler konuşuluyor. Mektubumu okurken, başka kadını seviyorsan mektubumu yırt. Manastırlı Eleni Karinte, bir gün tanıdığı ve aşık olduğu adama bütün ömrünü harcamıştır. Benim seni sevdiğim kadar, o kadını o kadar çok seviyorsan, kendisine hiçbir şey söyleme, senin kadar mutlu olmasını diliyorum. Fakat balkondaki kızı hatırlıyorsan ve başkasını sevmiyorsan, seni beklediğimi ve ömrüm boyunca da bekleyeceğimi bilmeni istiyorum. Döneceğini, beni unutmayacağını biliyorum. Babam vefat etti. Beni senden ayırmasının üzerinden tam bir yıl geçti, beni eve kapattı ve bir ay çıkmama izin vermedi. Ağladım, biliyorum ki tüm kilitleri ve hapisleri boşuna harcadı. Beni evlendirecekleri adamı sadece bir kez gördüm ve kendisi bana, onu sevebileceğimi söyledi. Ben kendisine ‘’hayır, ben sadece ilk aşkımı seviyorum’’ dedim. Babam beni hiçbir zaman affetmedi ve ben de kendisini affetmedim. O zamanlardaki gibi artık genç ve güzel değilim. Ebediyen seni seven ve seni bekleyen Eleni Karinte’n.’’